Eleştirel düşünme (kritik düşünme), bir insanın düşüncesinde oluşan bir konunun kendi dünyasında incelemesidir. Kişi mutlaka sorunu çözmesi ve doğruya ulaşması için düşüncesinde somut ve soyut kavramlarla konunun üzerine gidip, sorular üretir. Sorduğu sorularla yanıtını bulur.
İnsanın kendisini geliştirmesi ve toplumsal gelişmeye yönelmesi, eleştirel düşünmeden geçer. Bir konunun iyi ve kötü yanlarını ele alır. Sorgular. Yanıtını bulur. Kendisince doğru olanı savunur.
Eleştirel düşünme (kritik düşünme), bir insanın düşüncesinde oluşan bir konunun kendi dünyasında incelemesidir. Kişi mutlaka sorunu çözmesi ve doğruya ulaşması için düşüncesinde somut ve soyut kavramlarla konunun üzerine gidip, sorular üretir. Sorduğu sorularla yanıtını bulur.
Kendi değerlendirmesiyle karşısındaki kişiye, kişilere düşüncesinin doğruluğunu anlatır. Kişi buraya gelirken zihinsel süreçlerden düşüncesi geçmiştir.
Eleştirel düşünmede kendi doğrularını söyleyen kişi, karşısındaki kişi ve kişilerle tartışma ortamına girme olayı yüksektir. Bu tartışmada (Enformel) biçimsel olmayan mantık terimleri de kullanılabilir.
Eleştirel düşünürler yazılı ve sözlü ifadelerden gerçekçi yaklaşımla gözlemledikleriyle, yapmış oldukları deneylerle birlikte fikir yürütmede elde ettikleri ortak sonuca varırlar.
“Eleştirel düşünme süreci: Eleştirel düşünme süreci beş aşamadan oluşmakta ve ele alınacak konunun belirlenmesi ile başlamaktadır. Ardından konu ile ilgili veri, bilgi ve kanıtlar toplanmakta; farklı argümanlar ve bakış açıları incelenmekte; incelenen argümanların dayandığı varsayım, veri, bilgi ve kanıtlar gözden geçirilmektedir. İkinci aşamada elde edilen bulgular üçüncü aşamada bir değerlendirmeye tabi tutulmakta, gereksiz ya da geçersiz olanlar ayıklanmaktadır. Kalanlar arasındaki benzerlikler ve farklılıklar saptanmakta, bağlantılar ve ilişkiler tanımlanmaktadır. Dördüncü aşamada kalan veri, bilgi ve kanıtlar mantıksal bir çerçeveye oturulmaktadır. Beşinci ve son aşamada ise mantık çerçevesi içerisinde varılan sonuçlar sunulmakta; sonuçların geçerliliği ve sağlamlığı hakkında bir yargıya varılmaktadır.”
“İlgililik: Geliştirilen argüman ve argümanı meydana getiren ögeler ele alınan konuya ilişkin olmalıdır.
Geçerlilik: Argümanı teşkil eden önermeler sağduyu, veri, bilgi ve kanıta dayalı olarak savunulabilir ve geçerlenebilir olmalıdır.
Açıklık ve anlaşılabilirlik: Argümanı meydana getiren önerme ve çıkarımlar herhangi bir yanlış anlamaya veya anlam karmaşasına meydan vermemelidir.
Dengelilik (genişlik ve derinlik): Argümanı meydana getiren önermelerin kapsamı ve ayrıntı düzeyi yeterli olmalıdır.
Mantıklılık: Önermeler doğru biçimde sıralanmalı ve birbirleri ile doğru olarak ilişkilendirilmeli, argüman uygun bir mantık silsilesi izlemelidir.
Doğruluk: Argümanın sonunda varılan sonuçlar, argümana temel oluşturan veri, bilgi, kanıt ve varsayımlar tarafından desteklenmelidir.
Adillik: Argüman konunun paydaşları arasında—özellikle sağduyu ve bilgi sahibi olanlarda—güvenilirlik ve adalet hissi uyandırmalıdır.”
“Eleştirel düşünme-Eleştirel olmayan düşünme
Mantıksal düşünme-Mantıksal olmayan düşünme
Deneysel (ampirik) düşünme-Sezgisel düşünme
Yararcı (pragmatik) düşünme-Arzuya dayalı düşünme
Kuşkucu düşünme-Yetkeci (otoriteye dayalı) düşünme
Yansıtmalı (reflektif) düşünme-Dogmatik düşünme
Gerçekçi (realist) düşünme-İdealist düşünme
İstatistiksel düşünme-Mutlakçı düşünme
Çözümsel (analitik) düşünme-Vasat düşünme”
N O T L A R
https://barsidea.com/elestirel-dusunme-nedir-ornekleri-yontemleri-ve-ozellikleri/491/
https://makersturkiye.com/elestirel-dusunme-nedir-nasil-ogrenilir/
Hüseyin Habip TAŞKIN